Van’ın Çatak ilçesinde, 11 Eylül’de alıkonulan ve 2 gün sonra Van Bölge Eğitim ve Araştırma Hastanesi’nin yoğun bakım ünitesinde oldukları ortaya çıkan Osman Şiban ve Servet Turgut’un helikopterden atıldığına dair korkunç iddia ve güçlü kanıtlar bulunmaktadır.
Olay yerinde alıkonulan vatandaşlarımızın birkaç gün içerisinde kaybolarak sonrasında ise hastanede ortaya çıkmaları hayatın olağan akışına aykırıdır. Osman Şiban’ın hastane epikriz raporunda açıkça “Helikopterden düşme sonrası yaralanma” şikayetiyle Van Eğitim Araştırma Hastanesi’ne getirildiği belirtilmiştir. Raporun hastalık hikâye bölümünde kişinin “yüksekten düşme” şikayetiyle acil servise getirildiği kaydedilmiş, Şiban’a yapılan müdahalelere yer verilen raporun devamında, “…hastanın olay günü helikopterden düşme sonrası yaralanma” sonucu acile getirildiği acil uzmanı tarafından belirtilmiştir. Aynı operasyonda alıkonulan ve hastanede tedavisi süren Servet Turgut’un ise hayati tehlikesi hala devam etmektedir. Bu tespitler, alıkonulan kişiler hakkında işkence ve kötü muamele iddialarını kuvvetlendirmektedir.
Yaşadıkları köyde askerler tarafından alıkonulan vatandaşlarımız hakkında gözaltı kararı olup olmadığı dahi bilinmemektedir. Böylesine ağır iddiaların etrafında döndüğü bir olayın tarafsız, etkin ve kamu denetimine açık olarak şeffaf bir şekilde soruşturulması, hukuk devletinin en temel yükümlülüğüdür.
İşkence iddialarına ilişkin açıklama yapılması ve bu iddiaların etkin şekilde soruşturulması bir zorunluluktur. Ancak bugüne kadar resmi kanallardan söz konusu olay ile ilgili herhangi bir açıklama yapılmadığı gibi olayın soruşturulduğuna dair kamuoyuna yansımış herhangi bir bilgi de yer almamaktadır.
Maalesef ülkemizde yıllardır süregelen işkence ve kötü muamele iddiaları son dönemde ciddi manada artmış olmakla birlikte, etkin bir şekilde soruşturulmamakta ve iddiaların üzerleri sistematik biçimde örtülmektedir. Vatandaşları korumak ve güvenliğini sağlamak devletin asli göreviyken, aksine işkenceye ve kötü muameleye maruz bırakılmaları asla kabul edilemez. İşkence ve kötü muamele, insanlığa karşı işlenen bir suçtur. Devletin en öncelikli görevi, bireyin onurunu korumaktır. Sebebi her ne olursa olsun, işkenceye hoşgörü ile yaklaşılamaz.
DEVA Partisi olarak, söz konusu olayın ve iddiaların, derinlemesine soruşturulması ve aydınlatılmasının takipçisi olacağımızı belirterek, Milli Savunma Bakanlığı’nın cevaplaması için Türkiye Büyük Millet Meclisi Başkanlığı’na soru önergesi verdiğimizi kamuoyunun bilgisine sunarız.
Soru Önergesi: https://www.mustafayeneroglu.c...