Güvenlik Soruşturması ve Arşiv Araştırması Fişlemeye Dönüşmemeli
TBMM Genel Kurul gündemine gelmesi beklenen Güvenlik Soruşturması ve Arşiv Araştırması Kanun Teklifi; memuriyete giriş ve kamu atamalarında güvenlik soruşturması ve arşiv araştırması yapılmasına ve elde edilecek verilerin kullanılmasına ilişkin temel ilkeleri belirlemesi nedeniyle tüm vatandaşlarımızı doğrudan ilgilendiren bir düzenlemedir.
Kanun teklifi; güvenlik soruşturması ve arşiv araştırmasının kimler hakkında yapılacağını, araştırma konusu edilecek bilgi ve belgelerin neler olduğunu, bu bilgi ve belgelerin ne şekilde kullanılacağını, hangi mercilerin soruşturma ve araştırma yapacağını, değerlendirme komisyonunun yapısını, veri güvenliği ile verilerin saklanma ve silinme sürelerini düzenlemektedir.
Ne yazık ki teklif hazırlanırken, bir hukuk devletinde olması gereken birçok koruma mekanizması göz ardı edilmiş, Anayasa Mahkemesi’nin geçmişte güvenlik soruşturması ve arşiv araştırmasına dair iptal ve bireysel başvuru kararlarında belirtilen gerekçelerin önemli bir kısmı da dikkate alınmamıştır.
Teklif metninde Anayasa Mahkemesi kararlarına ve Anayasa’ya aykırı olan hususlar şunlardır:
- Teklifte arşiv araştırmasının ilk defa veya yeniden kamu görevine atanacak herkese yapılması öngörülmektedir. Söz konusu araştırmanın milli güvenlik konusunda ciddi tehditler yaşayan ülkemizde kamuya alımlarda herkese yapılması önemlidir. Ancak teklifte; arşiv araştırmasında öngörülen veriler bakımından hangi suçların kamu görevine girmeye engel oluşturacağı açıkça belirlenmemiş, beraat veya takipsizlik kararı verilen kişilerin maruz kalabileceği keyfi uygulamalara karşı koruma sağlanmamış ve suçlar arasında herhangi bir ayrım veya derecelendirme yapılmamıştır.
- Teklifte güvenlik soruşturmasında kullanılacak bilgi ve belgelerin çerçevesi belirli ve açık bir şekilde çizilmemiştir. Güvenlik soruşturmasının hukuken suç isnadı oluşturmayacak olgulara veya kişisel tespitlere dayandırılması keyfi uygulamalara yol açabilir. Söz konusu soruşturmanın kapsamının olası keyfiliklere karşı koruyucu önlemler içerecek şekilde, öngörülebilirlik ve şeffaflık ilkeleri çerçevesinde çizilmesi gerekir. Ayrıca kapsamın içerisine 1. derece kan ve sıhri hısımların da dahil edilmesi hukuken doğru değildir.
- Teklifte, milli güvenlik ile ilgili istihbarat faaliyetleri kapsamında elde edilen ve kişinin kamu görevine kabul edilmemesine dayanak teşkil eden şahsi bilgiler, idari kararla birlikte hakkında güvenlik soruşturması yapılan kişiye verilmemektedir. İlgili kişi söz konusu bilgileri mahkeme aşamasında dahi öğrenememektedir. Kişi hakkında verilen olumsuz kararın gerekçelerinin kişiye bildirilmemesi ve gizli bilgi ve belgelerin dava aşamasında dahi öğrenilememesi savunma hakkını ve şeffaflık ilkesini zedeleyecektir.
- Teklif, güvenlik soruşturması ve arşiv araştırması yapılacak kişiler hakkında elde edilen bilgi ve belgelerin kullanılış şekli, bu bilgilere itiraz usulü, verilerin silinmesine ilişkin izlenecek usul, süresinde silinmeyen bilgilere yönelik güvenceleri içermemesi nedeniyle özel hayatın gizliliği ve kişisel verilerin korunması hakkına aykırıdır.
- Teklifte, kanunda yer alan hususların ayrıntısının belirlenmesi Cumhurbaşkanı’nca yürürlüğe konulacak bir yönetmeliğe bırakılmıştır. Böylesi bir yönetmeliğin ilerleyen dönemde güvenlik soruşturması yapılacak kişileri, soruşturmanın kapsamını genişletmesi, teklifte düzenlenen bazı hukuki korumaları gevşetmesi ve uygulamada keyfiliklere yol açması muhtemeldir.
DEVA Partisi olarak, vatandaşlarımız arasında ayrımcılık yapılmasına karşıyız. Liyakat ve işin gerekleri hususunu karşılayan her vatandaşımızın kamu hizmetine girme hakkının olduğuna inanıyoruz. Ülkemizin, devletin güvenliğini koruma bahanesiyle makbul vatandaş oluşturma anlayışının egemen olduğu 90’lar Türkiye’sine yeniden dönmemesi için yapılan düzenlemenin bir hukuk devletinde olması gereken şekliyle açık ve belirli korumaları içermesi, şeffaflık sağlaması, yargısal mekanizmaları öngörmesi diğer taraftan da güvenlik bakımdan kuşkuya yer vermeyecek bir dengede olması gerekmektedir.
Bu minvalde, söz konusu kanun teklifi TBMM Genel Kurulu’nda görüşülürken:
- Güvenlik soruşturması ve arşiv araştırması yapılacak kişiler hakkında elde edilen bilgi ve belgelerin kullanılış şekli, bu bilgilere itiraz usulü, verilerin silinmesine ilişkin izlenecek usul, süresinde silinmeyen bilgilere yönelik güvencelere koruyucu düzenlemelere yer verilmesi,
- Arşiv araştırmasında aranan verilerin komisyon tarafından olası kötüye kullanılmasına karşı koruyucu düzenlemelere yer verilmesi,
- Güvenlik soruşturması için gerekli bilgilerin açık ve belirli bir şekilde düzenlenmesi ve 1. derece kan ve sıhri hısımların bu kapsamda tutulmaması,
- Kamu idaresinin kararına dayanak teşkil eden şahsi bilgi kişiye savunma için verilmesi hususuna teklifte yer verilmesi,
- Güvenlik soruşturması ve arşiv araştırmasına ilişkin idari ve yargısal başvuru yollarının açıkça düzenlenmesi,
- Yönetmelikte düzenlenecek hususların sınırının net ve belirli bir şekilde çizilmesi, hukuki öngörülebilirlik ve vatandaşların hukuk güvenliği açısından zorunludur.